Türk Otomotiv Sanayicisinin Dergisi



Yeni Rekabet Ortamında Türk Tedarikçiler İçin Yol Haritası: TAYSAD 5.0

 

Yeni bir dönüşüm çağında, insan odaklı teknoloji, çevik organizasyonlar ve sürdürülebilir rekabet anlayışıyla Türk otomotiv tedarik sanayisinin küresel liderliği için yola çıkıyoruz. Bu vizyonun adı: TAYSAD 5.0. 

 

Yakup Birinci

TAYSAD Başkanı

 

Dünya, sanayi tarihinin belki de en kapsamlı ve hızlı dönüşümünü yaşıyor. Jeopolitik kırılmalar, dijital devrimler, yeşil dönüşüm ve küresel belirsizlikler, artık sektörel rekabeti değil, ülke düzeyinde stratejik konumlanmaları yeniden tanımlıyor. Otomotiv sektörü ise bu dönüşümün hem tetikleyicisi hem de taşıyıcısı konumunda. Elektrikli araçlardan batarya teknolojilerine, yapay zekâdan otonom sürüş sistemlerine kadar pek çok gelişme, üretim ve tedarik zincirlerini temelden değiştiriyor. Türk tedarik sanayisi, bu tarihi dönüşümde aktif bir oyuncu olmak zorunda. TAYSAD olarak bizler, bu zorunluluğu bir sorumluluğa dönüştürüyor, sektörümüzü geleceğe hazırlamak adına somut adımlar atıyoruz.
 
Son yıllarda yaşanan ticaret savaşları, tedarik zinciri darboğazları, pandeminin yarattığı üretim kesintileri ve Avrupa’nın Asya’ya olan bağımlılığını sorgulaması, Türkiye için önemli fırsat pencereleri açtı. Telefonlarımız çalmaya başladı. Avrupa'dan, Asya'dan, Amerika'dan tedarik arayan üreticiler, Türkiye’nin üretim kabiliyetini ve lojistik avantajını daha yakından değerlendirmeye başladı. Ancak bu ilgiyi kalıcı iş birliklerine dönüştürebilmek için; çevik, dayanıklı ve teknolojik açıdan yetkin bir ekosistem olmamız gerektiği açık.
 
Bu yüzden TAYSAD 5.0 vizyonunu hayata geçirdik. Endüstri 5.0’ın “insan merkezli” felsefesini temel alarak; iş gücünü teknolojiyle birlikte yeniden konumlandıran, esnek ve yüksek katma değerli üretim yapısına geçişi destekleyen bir yol haritası oluşturduk. Bu vizyon üç ana kavrama dayanıyor: İnsan odaklılık, çeviklik ve rekabetçilik.
 
İnsan odaklılık, yalnızca nitelikli iş gücünü elde tutmakla sınırlı değil; aynı zamanda mevcut yetenekleri dönüştürerek geleceğe hazırlamak anlamına geliyor. “Büyük istifa” (Great Resignation)  ve küresel yetenek savaşları döneminde, üretimden Ar-Ge’ye her alanda insan kaynağımızı geliştirmeye odaklanıyoruz. Çeviklik ise sadece kriz yönetimi değil; fırsatlara hızlı adapte olma kabiliyeti demek. Krizlere karşı senaryo planlamaları yaparken aynı zamanda yeni iş modellerini hızlıca devreye alabilen bir sanayi olmalıyız. Rekabetçilik ise artık düşük maliyetten ibaret değil. Teknolojiye, dijitalleşmeye ve inovasyona yapılan yatırım, sürdürülebilir rekabetin temel taşıdır.
 
TAYSAD üyeleri için temel öncelikler belirledik: Birincisi, yetenek yönetimi ve insan kaynağının yeniden inşası. İkincisi, elektrikli araçlar ve batarya sistemleri başta olmak üzere  yeni teknolojilere yatırım. Üçüncüsü, sürdürülebilirlik; karbon ayak izimizi azaltmak, döngüsel ekonomi ilkeleriyle üretim yapmak zorundayız. Dördüncüsü, küresel rekabete yönelik stratejik iş birlikleri kurmak. Beşincisi ise çevik iş modelleriyle belirsizliklere hazırlıklı olmak.
 
Türkiye'nin coğrafi avantajı, üretim gücü ve lojistik kabiliyetiyle bir tedarik üssü olma potansiyeli son derece yüksek. Ancak bu potansiyeli hayata geçirebilmek için iç pazarda da yerli üretimi desteklemeli, ithalata bağımlılığı azaltmalıyız. Bugün Türkiye’de satılan araçların yüzde 70’inin ithal olması, bu dönüşüm için yapmamız gerekenleri açıkça ortaya koyuyor.
 
TAYSAD olarak bizler, yalnızca analiz eden değil; çözüm sunan, uygulama geliştiren, üyeleriyle birlikte öğrenen ve büyüyen bir yapıyız. Eğitim programlarımız, sektörel eşleşme etkinliklerimiz, politika yapıcılarla kurduğumuz sürekli diyalog, Türk otomotiv tedarik sanayisini bir adım öteye taşımak için tasarlandı. TAYSAD 5.0, bir vizyon değil; bir hareket planıdır.
 
Bugün, küresel otomotiv sanayisi yeni bir sayfa açıyor. Biz Türk tedarikçileri olarak bu sayfada yerimizi almak istiyoruz. Geleceği birlikte inşa edeceğiz, çünkü biliyoruz ki “Birlikte ilerleyenler, geleceği şekillendirir.”